12/09/2025 | Yazar: Kaos GL
61 ülkenin en az 51’inde siyasi adaylar LGBTİ+’ları “günah keçisi” ilan etti. LGBTİ+ haklarını savunan partiler bile topluluğa sırt çevirdi.

Outright International’ın “Demokrasiyi Queerleştirmek: 2024 Küresel Seçimleri ve LGBTİ+’ların Durumu” başlıklı rapor, geçen yıl 60 ülke ve Avrupa Birliği’nde “LGBTİ+’ların seçim süreçlerinde nasıl hareket ettiklerini, katıldıklarını ve bu süreçleri nasıl şekillendirdiklerini” inceliyor.
Rapora göre, birçok ülkede LGBTİ+ karşıtı nefret söylemi kampanya stratejisi haline gelirken, aynı ülkelerde LGBTİ+’lar kimi kazanımlar elde etti. Outright International, 2024’ü 73 ülkede 1,5 milyardan fazla insanın sandığa gittiği bir “süper seçim yılı” olarak tanımladı.
Outright International’a göre incelenen 61 ülkenin en az 51’inde siyasi adaylar seçim kazanmak için LGBTİ+ karşıtı retoriği araçsallaştırdı. Politikacılar “toplumsal cinsiyet ideolojisini” şeytanlaştırdı, LGBTİ+’ları “yabancı ajanlar” olarak damgaladı ve günah keçisi haline getirdi.
“LGBTİQ+’ları zayıflatmaya yönelik koordineli bir çaba olduğunu anlıyorsunuz”
Bazı ülkelerde seçimler, gözlemcilerin ifadesiyle “en homofobik kim olacak” yarışına dönüştü. Rapor, Ürdün, Çekya, Portekiz ve Namibya’da liderlerin yönetim başarısızlıklarını örtmek için LGBTİ+ karşıtlığını kullandığını; Uruguay, Panama, Avustralya, Moldova ve Birleşik Krallık’ın da aralarında bulunduğu 27 ülkede ise siyasetçilerin “toplumsal cinsiyet ideolojisi”, “cinsiyet çılgınlığı” ve “beyin yıkama” söylemlerini özellikle transları hedef almak için kullandığını aktardı.
Doğu Avrupa, Afrika ve Orta Doğu’daki liderler, toplumsal cinsiyet ve cinsel çeşitliliği zararlı yabancı etkilerin sonucu olarak tanımlayarak hem yabancı düşmanlığını hem de LGBTİ+ karşıtlığını körükledi. Rapora göre bu söylemler sosyal medyada taciz, şiddet çağrıları ve Tunus ile Romanya’daki LGBTİ+ topluluklarına yönelik gerçek hayatta baskılara yol açtı.
Outright International’dan Alberto de Belaúnde, The Guardian’a yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Peru’dan, Macaristan’dan ya da Birleşik Krallık’tan bir siyasetçiyle konuştuğunuzda ortak eğilimleri görmeye başlıyorsunuz ve bunun LGBTİQ+’ları zayıflatmaya yönelik küresel, koordineli ve giderek daha fazla finanse edilen bir çaba olduğunu anlıyorsunuz.”
LGBTİ+ haklarını savunan partiler bile topluluğa sırt çevirdi
Rapor, kimi ülkelerde görünürde LGBTİ+ yanlısı partilerin ve siyasetçilerin bile topluluğa sırt çevirdiğini belirtiyor. Yunanistan Başbakanı Kyriakos Mitsotakis, Yeni Demokrasi Partisi’nin evlilik eşitliğini desteklediği için “siyasi zarar gördüğünü” iddia etti. ABD’de ise bazı Demokratlar, partinin ağır seçim yenilgisini, partinin trans haklarını savunduğu yönündeki algıya bağladı.
Rapor, ayrıca 2024 ABD seçim döngüsünde Cumhuriyetçilerin trans karşıtı mesajlarını ve yanlış bilgilendirmelerini dört sayfalık bir vaka incelemesiyle ele alıyor. Buna, Cumhuriyetçi adayın kampanyasının trans karşıtı reklamlara 17 milyon dolar yatırması da dahil.
LGBTİ+’lar seçimlerde ciddi engellerle karşılaştı
Rapor, LGBTİ+’ların oy hakkının açıkça reddedildiğine dair bir kanıt bulunmadığını ancak topluluğun dünya genelinde seçimlere katılımda ciddi engellerle karşılaştığını ortaya koyuyor. Bunlar arasında şiddet korkusu, siyasete duyulan güvensizlik ve yasal cinsiyet tanınmasının yokluğu bulunuyor.
Tüm bu engellere rağmen Outright International, LGBTİ+ topluluklarının otoriter hareketlere karşı demokrasiyi savunmak için tutarlı bir şekilde harekete geçtiğini, bunun en dikkat çekici örneklerinin Bangladeş, Türkiye ve Gürcistan’da görüldüğünü belirtiyor.
Etiketler: insan hakları, nefret suçları, aile, siyaset, araştırma, inceleme, trans, lgbti, lezbiyen, gey, biseksüel, interseks