20/10/2025 | Yazar: Kaos GL
İki aylık kültür, sanat ve edebiyat dergisi Yeni e’nin 88. sayısı, “Propagandadan Gerçeğe Aile Yılı ve Kültür” dosyasıyla yayımlandı. Dosyada KaosGL.org Genel Yayın Yönetmeni Yıldız Tar, "LGBTİ+’lar ve Devletin Hakikat Savaşları" başlıklı yazısıyla yer aldı.

İki aylık kültür, sanat ve edebiyat dergisi Yeni e’nin 88. sayısı, “Propagandadan Gerçeğe Aile Yılı ve Kültür” dosyasıyla yayımlandı.
Dosyada KaosGL.org Genel Yayın Yönetmeni Yıldız Tar, "LGBTİ+’lar ve Devletin Hakikat Savaşları" başlıklı yazısıyla yer aldı.
“Aile yılı vizyonunun kültür sanat kurumları ve aydınlar arasında da daha fazla tartışılması gerekiyor”
Aile siperinin ardından yapılan saldırıların kültürel alana nasıl yansıdığına dair kapsamlı bir değerlendirmeye ihtiyaç olduğunu belirten Yeni e, “Aile yılı vizyonunun sadece kadınlar ve LGBTİ+’lar değil kültür sanat kurumları ve aydınlar, sanatçılar arasında da daha fazla tartışılması gerekiyor” dedi:
“Bu aileye özel “düşman”ların yaratıldığı günümüzde, önümüzdeki on yıllık zamanı “Aile Yılı” olarak planlamanın anlamını kadınlar, LGBTİ’ler, “Aile yılı değil, mücadele yılı” diyerek sokaklara çıkan ve hayatlarını savunanlar pek çok yönüyle konuşup tartıştı, tartışmaya da devam edecektir. Ancak aile siperinin ardından yapılan bütün bu saldırıların ve planların kültürel alana nasıl yansıdığına dair kapsamlı bir değerlendirmeye de ihtiyaç var. İktidarın kültürel iktidar tartışmalarındaki perspektifinin önemli belirleyenlerinden biri de aile yılına ilişkin belgelerde ifade edilen fikirlerden geçiyor. Bu yüzden, kültürel alanı kuşatmanın, baskılamanın ve siyasal, ideolojik hedefleriyle uyumlu bir dönüşüm yaratmanın araçlarından biri olarak kurgulanabilecek aile yılı vizyonunun sadece kadınlar ve LGBTİ’ler değil kültür sanat kurumları ve aydınlar, sanatçılar arasında da daha fazla tartışılması gerekiyor. Dosyamızın bu yöndeki bir adım olarak buna vesile olmasını umuyoruz.”
“LGBTİ+ varoluşu kriminal bir 'gösteri nesnesi' haline getiriliyor”
“LGBTİ+’lar ve Devletin Hakikat Savaşları” başlıklı yazısında LGBTİ+’ların yeniden günah keçisi ilan edildiğini ve toplumu çökertmekle suçlandığını vurgulayan Tar, “Kadınların ve LGBTİ+’ların bedenleri, nüfus politikaları aracılığıyla kontrol edilmeye çalışılıyor” dedi. Tar’ın yazısının bir kısmı ise şöyle:
"İktidar için aile, yalnızca demografik bir mesele değil. Nüfus politikaları, patriyarka, ulus-devlet ve heteroseksizmin iç içe geçtiği bir yeniden üretim projesi. Aileyi “sacayağı” gibi tarif etmek boşuna değil: Biri nüfus krizi söylemi, biri LGBTİ+ karşıtlığı, diğeri de kadın bedeninin devlet ve erkek egemenliği tarafından yeniden düzenlenmesi.
Burada Silvia Federici’nin Caliban ve Cadı’sını hatırlamak gerekir. Kadın bedeninin bir tarlaya, bir fabrikaya dönüştürülmesi; doğurganlığın ulus-devletin ve kapitalizmin hizmetine sokulması… Bugünün Aile Yılı, geçmişin cadı avlarının güncellenmiş hâli değil mi? Kadınların ve LGBTİ+’ların bedenleri, nüfus politikaları aracılığıyla kontrol edilmeye çalışılıyor. “Nüfus krizi” diye sunulan şey, aslında bir panik siyaseti. Bu panik sayesinde LGBTİ+’lar yeniden günah keçisi ilan ediliyor: Nüfusu artırmamakla, aileyi yıkmakla, toplumu çökertmekle suçlanıyor.”
LGBTİ+ varoluşunun kriminal bir gösteri nesnesi haline getirildiğine dikkat çeken Tar:
“Tarihsel paralellikler çok. Floransa’da veba sonrası nüfus kaybı, homoseksüelliğin günah ilan edilmesiyle 'telafi edilmeye' çalışılmıştı. Nazi Almanyası’nda homoseksüeller toplama kamplarına gönderildi. Türkiye ise bugün benzer bir yasal düzenlemenin arifesinde. Ama 'tehdit' söylemiyle de aynı işlev yerine getiriliyor: LGBTİ+ varoluşu kriminal bir 'gösteri nesnesi' hâline getiriliyor.”
Etiketler: insan hakları, medya, kültür sanat, yaşam, siyaset, lgbti