14/07/2025 | Yazar: Suay Yüksel

Sağlık Bakanlığı’na hormon kullanımının kısıtlanmasına ilişkin soru önergesi veren Şık: “Bu kararın alınması özellikle Onur Ayı olarak ilan edilen haziran ayına mı denk getirilmiştir?”

TİP Milletvekili Ahmet Şık’tan hormon kullanımına getirilen yaş kısıtlamasına dair soru önergesi  Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, transların cinsiyet uyum süreçlerinde kullandığı hormonlara getirilen 21 yaş sınırına ilişkin olarak Sağlık Bakanlığı’na soru önergesi verdi. Sağlık Bakanlığı’na bağlı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından “hizmete özel” olarak yayınlanarak 81 İl Valiliğine gönderilen 25.06.2025 tarihli ve “Cinsiyet Hormonu İlaçlarının Suistimali” konulu yazı kapsamında; 2025’in Aile Yılı olarak ilan edilmesi gerekçesiyle 21 yaş altındaki kişilere yönelik olarak hormon düzenleyici ilaçların cinsiyet değiştirmek amacıyla hiçbir şekilde reçete edilmeyip raporlanmayacağı belirtilmişti.

Bu kapsamda Şık, verdiği soru önergesiyle şu soruları sordu:

1. TİTCK tarafından cinsiyet hormonu ilaçlarının suistimal edildiği değerlendirmesi hangi bilimsel çalışmalarla gerekçelendirilerek yapılmıştır?  Cinsiyet uyum sürecinin “sağlıklı toplum yapısına, kültürel ve manevi değerlerimize yönelik gelişen tehditler” kapsamında olduğuna yönelik değerlendirme hangi gerekçelerle yapılmıştır?

2. Kararda kurum tarafından yapılan inceleme ve değerlendirmelerde “hormon düzenleyici olarak kullanılan ilaçların özellikle çocuk ve gençlerin cinsiyet gelişimini bozmak suretiyle geri dönüşü olmayan sağlık sorunlarına yol açacak şekilde suistimal edildiği, kasıtlı olarak amaç dışı ilaç uygulamalarının yapıldığı tespiti” yer almaktadır. Bu tespite hangi bilimsel araştırmalarla ulaşılmıştır? Bakanlığınız tarafından güncel çalışmalar ve gelişmeler takip edilmekte midir? Bakanlığınızca bahse konu hormon düzenleyicilerin cinsiyet gelişimini bozmak için değil cinsiyet uyum süreci kapsamında kullanılmakta olduğu bilinmemekte midir? Geri dönüşü olmayan sağlık sorunları nasıl tespit edilmiştir, buna yönelik şikayetler bulunmakta mıdır?

3. Yenidoğan çetesi gibi sağlık sistemi sorunlarına yanıt olarak kurulan Sağlık Bakanlığı Denetim ve Değerlendirme Bilimsel Komisyonlarından “Cinsiyet Değişikliği Denetim ve Değerlendirme Bilimsel Komisyonu” kimlerden oluşmaktadır, komisyondaki kişiler hangi yetkinliklere sahiptir, bu komisyon oluşturulurken ilgili meslek örgütlerinden de görüş alınmış mıdır? TİTCK tarafından gerekçe yapılan bu komisyonun konuya dair kararları nelerdir, neler içermektedir?

4. Kararın gerekçesi olarak ayrıca “hasta güvenliğine yönelik riskleri elimine etmek ve aile yapısını korumak amacıyla dünya genelinde bilimsel veriye dayalı olarak benzer idari karar alan ülkelerin uygulamaları” gösterilmiştir. Sağlık Bakanlığı hangi hastaları kimden korumaktadır? Cinsiyet uyum süreci aile yapısını nasıl tehdit etmektedir? Konuya dair bilimsel veriler hangileridir? Bu veriler uluslararası kuruluşlar tarafından ortaya konulan standartlarla ve değerlendirmelerle uyumlu mudur? Benzer idari karar alan ülkeler hangileridir, bu ülkeler Türkiye açısından örnek alınacak ülkeler midir?

5. Kararda hormon düzenleyici ilaçların cinsiyet değişikliği için reçete edilmeyeceği ancak “hali hazırda kanser, infertilite, erken ergenlik, endometriyozis, post-menopoz, uterin fibrosis tanılarında” reçetelendirileceği belirtilmiştir. Aynı ilaçları bir kısım yurttaş kullanabilirken başka bir kısım yurttaş tarafından kullanılamaması eşit yurttaşlık ilkesinin ihlali değil midir?

6. Mevzuatımıza göre Türk Medeni Kanun’u 40. Maddede cinsiyet değişikliği için yaş sınırı 18 olarak belirlenmiştir. Translar 18 yaşında kanuna uygun şekilde ameliyat olabilirken bu kararla hormon kullanımlarının engellenmesi kasıtlı mevzuat ihlali, normlar hiyerarşisine karşı gelme ve kanuna aykırılık değil midir?

7. Hormon düzenleyici ilaçların yasak olduğu ülkelerde bu ilaçların kullanımının kontrolsüz bir şekilde devam ettiği ve kişilerin yasaklar yüzünden bu ilaçlara düzensiz ve güvensiz şekilde ulaştığı düşünüldüğünde bu karar kişilerin sağlığa erişim hakkını kısıtlama sonucu doğurmayacak mıdır?

8. Bu kararın alınması özellikle Onur Ayı olarak ilan edilen Haziran ayına mı denk getirilmiştir?

Ne olmuştu?

Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu, Haziran ayında 81 il Valiliklerine yolladığı yazıyla transların cinsiyet uyum süreçlerinde kullandığı hormonlara 21 yaş sınırı getirdi.

Medeni Kanun’un cinsiyet uyum süreçlerini düzenleyen maddesinde ameliyat olabilmek için 18 yaş sınırı olmasına rağmen Bakanlık, “cinsiyet hormonu ilaçlarının suistimali” başlıklı yazıyla testosteron içeren ilaçlar, gonadotropin salıverici (GnRH) analogları ve tek başına 2 mg ve üstü östrojen içeren ilaçların 21 yaş altında kullanımını kısıtladı.

Bakanlık, “Bu ilaçlar cinsiyet değiştirmek amacıyla hiçbir şekilde reçete edilemeyip raporlanamayacaktır” talimatını valiliklere iletti.

Kısıtlama, transları hedef alıyor

25 Haziran tarihli yazıda, bu ilaçların “hali hazırda kanser, infertilite, erken ergenlik, endometriyozis, post-menopoz, uterin fibrosis” tanılarında reçete ile dağıtılabileceği; ancak 21 yaş altındaki cinsiyet disforisi veya uyumsuzluğu yaşayanlara reçete edilmeyeceği söylendi.

Bakanlığın gerekçesi: Aile Yılı

Bakanlığın talimat yazısında bu kısıtlamanın gerekçesi olarak ise Aile Yılı gösterildi. Anayasanın “Ailenin Korunması ve Çocuk Hakları” başlıklı 41 inci maddesini hatırlatan Bakanlık, transların hormona erişimini “kültürel ve manevi değerlere tehdit” diyerek hedef gösterdi.

Yazıda şu ifadeler yer aldı:

“Cumhurbaşkanlığımızca 2025 yılı “Aile Yılı” ilan edilmiştir. Sağlıklı toplum yapısına, kültürel ve manevi değerlerimize yönelik gelişen tehditleri bertaraf etmek üzere Kurumumuzca tedbir alma ihtiyacı hâsıl olmuştur.”

Hormona erişim zaten kısıtlanmıştı

Transların hormona erişimi, geçtiğimiz yıl 20 Kasım Nefret Suçu Mağduru Transları Anma Günü’nde kısıtlanmıştı. Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu transların cinsiyet uyum süreçlerinde kullandıkları hormon replasman terapisi ilaçlarının bir kısmına e-reçete zorunluluğu getirmişti.


Etiketler: insan hakları, yaşam, siyaset
İstihdam