22/07/2025 | Yazar: Oğulcan Özgenç

Derya Dağyolu’na saldıran Halil G. ve saldırıya uğrayan trans kadın Derya Dağyolu, istinaf kararında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan 7 yıl 6’şar ay hapis cezası aldı. Savcılık, Dağyolu için “tıbben kadın sayılmıyor” dedi.

Savcılık “tıbben kadın sayılmıyor” dedi; mahkeme fail ile mağdura aynı cezayı verdi Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Fotoğraf: İstinafta görülen ilk duruşmadan

Ankara'da trans kadın seks işçisi Derya Dağyolu’na saldırarak yaralayan ve ölüm tehlikesi atlatmasına neden olan Halil G.’nin yargılandığı davanın karar duruşması 21 Mayıs 2024’te görülmüştü. Her iki tarafın da kasten öldürmeye teşebbüsten cezalandırılması yönünde verilen mütalaadan sonraki karar duruşmasında mahkeme sanık Halil G.’nin kasten öldürmeye teşebbüsten 6 yıl 3 ay cezalandırılmasına hükmetmiş, cezada indirime gidilmişti.

Bunun yanı sıra Halil G.’ye “Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun”a muhalefetten dolayı 7 ay 15 gün hapis cezası ve 6.000 TL para cezası verilmişti.

Halil G. tarafından bıçaklanan ve ölüm tehlikesi atlatan Derya Dağyolu için mahkeme kasten yaralamadan dolayı meşru müdafaa hükümlerini uygulamaksızın 11 ay 7 gün hapis cezası vermiş ve ceza ertelenmişti.

Derya Dağyolu’nun avukatları, ilk derece mahkemesinin kararını istinafa taşımıştı.

İstinaftaki dava sonuçlandı.

Savcı, trans kadın için “tıbben kadın sayılmıyor” dedi

İlk derece mahkemesi, trans kadın Derya Dağyolu’na yönelik saldırıyı kadına karşı işlenmesi yönünden suçun nitelikli olarak hali tanımlamıştı.

İstinaf mahkemesinin savcılık makamı, Dağyolu’nun “tıbben kadın sayılmadığını” ve ilk derece mahkemesinin kararının hukuka aykırı olduğunu söyledi, kararın bozulmasını talep etti.

Trans kadına, kendisine saldıran sanık ile aynı ceza verildi

Mahkeme, ilk derece mahkemesinin kararını bozarak saldırıya uğrayan ve hayati tehlike atlatan Derya Dağyolu’na kasten öldürmeye teşebbüs suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezası verdi.

İlk derece mahkemesinde hakkında meşru müdafaa hükümlerinin uygulanmadığı Dağyolu’na kasten yaralama suçundan ceza verilmişti.

Mahkeme, Dağyolu’na saldıran sanık Halil G.’nin lehine karar vererek haksız tahrik ve iyi hal indirimi uyguladı, Halil G.’ye de 7 yıl 6 ay hapis cezası verdi.

Mahkemenin kararına göre; nefret saldırısına maruz kalan Dağyolu, kendisine saldıran Halil G. ile aynı cezayı aldı.

“Her ayrıntısıyla korkunç bir karar”

Davayı takip eden Kırmızı Şemsiye Cinsel Sağlık ve İnsan Hakları Derneği’den avukat Nergiz Görnaz, kararı KaosGL.org’a değerlendirdi. Görnaz, istinaf mahkemesinin kararının haksız olduğunu ve trans kadın Derya Dağyolu’nun meşru müdafaa hükümlerinden faydalanması gerektiğini belirterek şunları söyledi:

“Yerel mahkemenin kararı sanığın kasten öldürmeye teşebbüsten, Derya’nın kasten yaralama suçundan cezalandırılması yönündeydi. Bu karar dahi son derece haksızken, istinaf mahkemesi Derya’nın da kasten öldürmeye teşebbüsten cezalandırılmasına karar verdi. Tek kelimeyle ve her ayrıntısıyla korkunç bir karar. Derya’nın meşru müdafaa hükümlerinden faydalanarak beraat etmesi gerektiği yerde, öldürme kastıyla hareket ettiğinin kabul edildiği bu kararda olay gecesine ilişkin anlatım baştan aşağı önyargı ve ayrımcılık içeriyor. Olay günü ölümcül bölgelerinden defalarca bıçaklanan, günlerce hastanede yatan, sağ kolundan engelli bir kadının kendisine bunu yapan ve olay yerinden kaçarak uzaklaşan kişiyle aynı şekilde cezalandırıldığını görüyoruz. Bununla birlikte kasten öldürmeye teşebbüs suçunun kadına yönelik işlenmesinden dolayı faile nitelikli halden ceza verilmişken, savcılığın temyiz nedenleri son derece ayrımcı ifadelerle bu nitelikli halin uygulanmaması gerektiğini içeriyor.”

“Dava boyunca seks işçisi transların en baştan ‘fail’ kabul edildiğini gördük”

Görnaz dava boyunca yaşananları ise şöyle aktarıyor:

“Derya’nın hayatta kalan seks işçisi engelli bir trans kadın olarak her duruşmada kendini savunmak zorunda kalmasına, sanığın aylarca duruşmalara gelmemesine tanık olduk.  Sanığın “benden fazla para istedi”, “kadın sanıyordum” gibi savunmalarının itibar gördüğü bu yargılama süreci boyunca seks işçisi transların yargı mekanizmalarında nasıl en baştan “fail” kabul edildiklerinin, anlaşılmak istenmediklerinin, beyanlarının esas alınmadığının bir örneğini gördük. Derya’nın ve kendisiyle dayanışanların mücadelesi bitmedi, elbette Yargıtay sürecinde ve gerekirse devamında yine yan yana olacağız. Bir gün bu adaletsizliğin son bulacağına olan inancımızı sürdürüyoruz.”


Etiketler: insan hakları, kadın, nefret suçları, dava, özel haber, trans
İstihdam