03/10/2024 | Yazar: Yusuf Çelik
Çevrimiçi tanışma uygulamalarında hedef haline gelen LGBTİ+’lar anlatıyor: “Konuştuğum kişinin reşit olmadığını iddia edip tehdit ettiler, ancak üzerine gitmekten vazgeçmedim.”
LGBTİ+’lar, tanışma uygulamaları üzerinden hedef alınarak dolandırılıyor ve ifşa edilmekle tehdit ediliyor. Hornet ve Tinder gibi platformlarda telefon numarası ve fotoğraflarını paylaşan LGBTİ+’lar, dolandırıcıların hedefi haline geliyor. Ardından, reşit olmayan biriyle konuştukları iddiasıyla tehdit edilip, para karşılığında uzlaşma teklifi alıyorlar. Bu tür dolandırıcılık olaylarında, damgalanma ve homofobi korkusu, LGBTİ+'ları yasal süreçlere başvurmaktan alıkoyuyor.
LGBTİ+ hareketinin uzun süredir gündeminde olan bu dolandırıcılık modeli, dijital bir suç olmanın ötesinde, mağdurları sistematik bir şekilde hedef alan tehlikeli bir şiddet yöntemi olarak öne çıkıyor. Kişisel bilgilerin zorla ifşa edilmesi, yalnızca bireylerin mahremiyetini ihlal etmekle kalmıyor; bu ifşalar aile ilişkilerini derinden sarsarak, mağdurların hayatında onarılamaz hasarlara yol açıyor. Dolandırıcılar, mağdurların kimlik, cinsel yönelim ya da kişisel sırlarını ifşa etmekle tehdit ederek, sürekli bir baskı kuruyor. Velvele.net’e konuşan bir eşcinsel erkek, kendisine sıklıkla “Gizli misin?”, “Başka fotoğraf atar mısın?”, “Özel fotoğraflarını gönderir misin?” gibi sorularla manipüle edildiğini ve şantaj yapabilecekleri bilgileri topladıklarını ifade ediyor.
Bunun yanı sıra 2023 yılında Şikayetvar.com sitesinde bu dolandırıcılık ve şiddet modeline dair maruz kalan bir LGBTİ+, yaşadıklarını şu şekilde dile getiriyor:
“Bu sitede hiç kimsenin güvenliği yok. Bütün bilgiler ifşa oluyor. Burada suç tehdit var, tehdit ve şantajla para alıyorlar. Sahte isimlerle +17 yaş var, uygun olmayanlar var, art niyetli kişiler var. Bilgilerimi ifşa ediyorlar, Etiler beni tehdit ediyor, Etiler 10 bin TL paramı aldırdı, çocuk tacizinden dava açacağım dedi. Kendini savcı tanıtıp bana bütün bilgilerimi ifşa etmiş.”
Toplumda var olan homofobi ve damgalanma korkusu, LGBTİ+'ların bu tür dolandırıcılık ve ifşa tehditlerine karşı yasal koruma haklarını savunmaktan çekinmelerine neden oluyor. Bu durum, dolandırıcıların yasadışı yöntemlerle daha fazla güçlenmesine yol açarken, LGBTİ+'ların maruz kaldığı mağduriyetleri daha da derinleştiriyor.
Mehmet, Ali ve Arin ile tanışma platformlarındaki yaşadıkları hakkında konuştuk.
Cumhuriyet Başsavcılığı adına düzenlenen sahte belgeler
Mehmet’in Tinder üzerinden tanıştığı kişiyle normal bir sohbetle başlayan ilişkisi zamanla korkutucu bir duruma dönüşüyor. Mehmet, “Tinder'da normal bir şekilde eşleştik ve konuşmaya başladık. Yaşını 18 ya da 19 olarak belirtmişti. Biraz sohbet ettikten sonra Instagram hesabını istedim, kullanmadığını söyledi ve numarasını yazdı. Ben de WhatsApp'tan yazdım, birkaç gün yanıt alamadım, unuttum yazdığımı. Daha sonra dönüş yaptı ve memlekette olduğundan dolayı telefonun çekmediğini söyledi. Tekrar konuşmaya başladık ama bir süre sonra sürekli konuyu cinselliğe getiriyordu” diyor.
Kısa bir süre sonra dolandırıcının ortadan kaybolduğunu belirten Mehmet, “Fotoğraflaştıktan sonra bir anda ortadan kayboldu. Kendisi de fotoğraflarını kalıcı olarak atıyordu, sanırım bu da dolandırıcılık yaparken kanıt sunmak içindi” ifadesini kullanıyor.
Bir hafta sonra kendisini avukat olarak tanıtan birisinin kendisini aradığını belirten Mehmet; arayan kişinin, Tinder’dan eşleştiği profilin reşit olmadığını ve ailesinin mesajları görüp söz konusu kişiyi hastanelik ettiğini kendisine aktardığını ifade ediyor. Mehmet’e “suçlu” olduğunu söyleyen kişi, “davacı olduklarını ancak uzlaşma yapılırsa vazgeçeceklerini” ifade ediyor.
Kendisini avukat olarak arayan kişinin sahte evraklar hazırladığını öğrenen Mehmet, söz konusu belgelerin “Uzlaştırma evrakı incelendi” başlıklı, Cumhuriyet Başsavcılığı adına düzenlenmiş ve “elektronik imzalıdır” ibaresi bulunan sahte belgeler olduğunu söylüyor.
“Farklı ülke kodlarından aranıp sürekli tehdit edildim”
Ali de tanışma platformlarında dolandırıcılık ile karşılaşan kullanıcılardan birisi. Hornet üzerinden tanıştığı kişinin kendisini sürekli tehdit ettiğini aktaran Ali, kısa süreli bir iletişimin ardından, farklı ülke kodlarına ait numaralardan sürekli tehdit içerikli aramalar almaya başladığını ifade ediyor.
Ali, bu aramaların içeriğinde kendisinin suçlu ilan edildiğini ve ailesine ulaşmakla tehdit edildiğini şöyle ifade ediyor:
“Çeşitli numaralardan arandım. Farklı ülkelere ait alan kodları bile arayan numaralar arasında vardı. Sürekli olarak ailemi aramakla veya dava sürecini başlatmakla tehdit ettiler. Her defasında bu tehditlerin sonunda, beni tanıştığım kişinin faili olmakla suçladılar.”
Ali, yaşadığı tacizin sadece telefon aramalarıyla sınırlı kalmadığına dikkat çekiyor. Bir süre sonra sosyal medya hesaplarına yönelik saldırıların da başladığını ifade eden Ali, Instagram üzerinden hesaplarını çalmaya yönelik denemeler olduğunu ve tehditlerin farklı platformlara taşındığını belirtiyor:
“Sürekli olarak sosyal medya hesaplarımı çalmaya çalıştıklarına dair Instagram'dan mailler geliyor. Nereye kadar devam edecekler, ben de bilmiyorum. Bir ay süren ısrarlı aramaların ve tacizin sonucunda, telefonları açmayınca bu mailleri almaya başladım.”
"Savcılığa gideceğimi söylediğimde bir daha tehdit edilmedim”
Arin de Tinder’da tanıştığı bir kişiyle yaşadığı dolandırıcılık girişimini detaylandırıyor. Kısa bir sohbetin ardından, konuştuğu kişinin konuşmaya WhatsApp üzerinden devam etmek istediğini belirten Arin, süreci şöyle anlatıyor:
“Tinder'dan eşleştik ve tanıştık. Kısa bir süre konuştuktan sonra sohbete WhatsApp üzerinden devam etmek istediğini belirtti. Ben de kabul ettim. WhatsApp'ta sohbet bile etmeye başlamadan hemen, 'özel fotoğraflarını görmek istiyorum' dedi.”
Arin, fotoğraf paylaşmayı reddetmesine rağmen konuştuğu kişinin ısrar ettiğini belirtiyor. Bir süre sonra kendisini avukat olarak tanıtan birisinin kendisini aradığını söyleyen Arin, şu ifadeleri kullanıyor:
"Akşam beş gibi avukat olduğunu iddia eden bir kişi beni aradı. Bir kişiyle yazıştığımı, yazıştığım kişinin reşit olmadığını belirten kısa bir konuşmaydı. Ancak konuşmanın sonlarına doğru bahsi geçen 'reşit olmayan çocuğun' ailesinin öğrendiğini söyledi. Dava açacaklarını, dava süreci olmasını istemezsem uzlaşma ile davayı açmaktan vazgeçeceklerini anlattı. Savcılığa gideceğimi ve orada buluşmak istediğimi belirttim. Bu konuşmadan sonra bir daha telefon aranmadım veya tehdit edilmedim.”
Ayrıca Arin, söz konusu kişinin Instagram’da bir süre reklam verdiğini ve başkalarını da benzer tuzaklara çekmeye çalıştığını fark ettiğini belirtiyor:
“Bu kişi ya da kişilerin Instagram'da bir süre reklam verdiklerini ve oradan da birilerini ağlarına düşürmek istediklerini gördüm.”
Etiketler: insan hakları, medya, yaşam, özel haber
